27 Şubat 2012 Pazartesi

URLA'DA ANTİKA BİR PAZAR


Pazarları severim...Severim sevmesine de öyle sepetini, pazar arabasını tıkabasa doldurup kendini kaybedenlerden değilim...Az, öz, sık alışverişten yanayım...Ege kızı olmanın getirdiği otçul yaşam nedeniyle çocukluğumdan beri otların her türlüsünü bizzat dağlardan bayırlardan toplamanın zevkini bilenlerdenim...Cıvıl cıvıl...allı, yeşilli, sarılı, turunculu tezgahlar arasında pazarcılarla, eşle, dostla yapılan keyifli sohbetleri severim...



Pazar içindeki gözlemecide arkadaşlarla randevulaşıp çay, kahve eşliğinde paylaşılan güzellikleri severim...Çiçekci Ali, yani nam-ı diğer Göztepeli Ali ile çiçeklere, fidanlara, zararlı böceklere, özellikle de Göz-Göz'ümüze dair konuşmayı severim... 



Neyse, köyümüzdeki pazarı başka bir zaman anlatmaya devam edeyim...
Benim asıl yazmak istediğim Urla Sanat ve Antika Pazarı!
Herşey bir paylaşımla başladı...
Fotoğraf sanatçısı arkadaşım Hüsnü Gengönül'ün sayfasındaki ilanla...

''URLA BELEDİYESİ VE SANAT SOKAĞI GÖNÜLLÜLERİ KÜLTÜR, SANAT, ANTİKA VE TARİHİ SİZLERLE BULUŞTURUYOR.

YER: URLA ZAFER CADDESİ
TARİH: 25 ARALIK 2011 PAZAR GÜNÜ
SAAT: 10:00 - 18:00 SUNUM VE SATIŞ
18:00'DEN SONRA YILBAŞI KUTLAMASI EĞLENCESİ
KATILIMINIZ DİLEĞİYLE...''

Katıldım tabii, bu deneyimi kaçırır mıyım hiç? O pazardan sonra da artık müdavimler arasında sayabilirsiniz beni! Kara, soğuğa, kışa, kıyamete aldırmadan her ayın son pazarındaki iki pazara daha büyük bir hevesle katıldım!
Şimdiye kadar gezdiğim her tür pazarın ki buna yurtdışı antika pazarları da dahil, hep müşteri tarafında oldum. Sanat ve antika pazarında tezgah açmanın diğer pazar tezgahlardan pek bir farkı yok diye düşünüyorum.  Hatta bizimki biraz daha meşakkatli olabilir. Pazara gidecek eşyaları bir gün öncesinden seçip fiyat ve etiket kontrolünden geçirdikten sonra tek tek sarıp koliledim. Tezgahımda gerekli olacak malzemelerin listesini çıkardım: Bozuk para, hesap makinesi, eski gazete, kağıt poşet, kalem, kartvizit, çivi, çekiç, oturmak için tabure, tezgahlar için örtü vs...Hepsini bir gece önceden arabama yerleştirdim. Arabaya yerleştirme faslında biraz zorlandığımı itiraf etmeliyim...Ertesi günün hava durumu da iyice incelendikten sonra artık ilk pazar deneyimime hazırdım...
Pazarın saat 10.00'da başlayacağı bildirilmişti oysa bendeniz saat tam 8.30'da Zafer Caddesine varmış, kuracağım ilk antika tezgahımın yerini saptamakla meşguldum...Kendime göre mükemmel bir yer gözüme kestirdim: Pratik Kız Sanat Okulunun eski ahşap/demir kapısının önü...Tam isabet! Sıra eşyaları taşımaya geldi... Araç girişinin yasak olduğu sokağın 200 metre ilerisine parkettiğim araba ile tezgahım arasında kattettiğim metreler, hatta kilometreler beni oldukça yordu:)
Koliler tek tek açılıp eşyalar tezgahtaki yerleri almaya başladıkça yorgunluğumdan eser kalmadı. Çevreye uyumlu güzel bir tezgahım olmuştu, mutluydum!
Sonrasında ise keyifli saatler vardı...dost ziyaretleri...yeni tanışıklıklar...antikaya ve eskiye dair sohbetler...paylaşımlar...
Son üç pazarımdan renkli görüntülerle başbaşa bırakıyorum sizi...Ta ki bir sonraki pazara kadar...
Hoşçakalın...Rengarenk kalın...Eski ile kalın:)









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder