31 Aralık 2012 Pazartesi

YILIN SON GÜNÜ

Bugün yılın son günü... Üçyüzaltmışbeşinci gün... Koskoca bir yılı devirdik yine...
Bir çoğumuz için telaşlı bir gün...Yılın son iş gününün getirdiği stres ile birlikte yılbaşı hazırlıkları da hızlı bir şekilde devam eder bir taraftan... Hediye alış ve verişleri, evde yemek hazırlıkları, aile büyüklerini ziyaret, yoğun iş ve telefon trafiği... Üstüne üstlük bir de büyükşehirde yaşayanlar için yol ve trafik kaosu...
Ve sonra bir de bakmışız 1 Ocak oluvermiş...
Bu sefer de an itibariyle geçmiş yılın muhasebesi yapılmaya başlanır yeni bir telaş ile... Bazılarına göre ''bir yanlış iki doğruyu götürmüştür''. Kimileri ise ''bardağın dolu tarafına'' büyük bir sevinçle yapışmış, kalmıştır. Bendeniz ise her ikisini sentezleyip yoluna devam edenlerdenim...

''Bir sona geldiğin için ağlama, onu yaşadığın için gülümse''  der Gabriel Garcia Marquez.
Geçmiş yıllarımızı en az gelecek yıllarımız kadar sevelim. Sevelim çünkü bizi 'biz' yapanın geçmişte yaşadıklarımızın tümü olduğunu hiçbir zaman unutmayalım...

Sevgi ve ışık ile... Her daim...

Be-Dest'in gece hali..



Dışarıdan içerisi de böyle görünüyor...





Haydi eskileri kırpıp kırpıp yıldız yapıp değerlendiriyoruz:)





Tığ işi meleklerimiz her yerde...
Noel'i de unutmadık...

Ev yapımı zencefilli yılbaşı kurabiyelerimiz de hazır...

Alaçatı'dan sevgiler herkese...







16 Kasım 2012 Cuma

SONBAHARDA YABAN MERSİNLİ TERS YÜZ KEKİ


Sonbaharı seviyorum... Hazan mevsimi ile birlikte ruhlarımız da melankolikleşip, sessizleşiyor. İçe dönüş ve kendinle kalma isteğinin en yoğun hissedildiği mevsim... Fiziksel olarak da yavaşlama zamanı... Böyle zamanlarda bahçelerde geçirilen saatler de insana ilaç gibi geliyor. Bahçemdeki dört zeytin ağacı, iki nar ağacı, iki yaban mersininden bu yıl oldukça iyi ürün aldım. Zeytinlerimi yaptım, narları ve yabanmersinlerini de topladım... Özellikle yaban mersinleriyle yeni tarifler denemeyi ve arkadaşlarıma yedirmeyi çok seviyorum... Bu yıl yeni bir tarifim var : YABAN MERSİNLİ TERS YÜZ KEKİ....BLUEBERRY UPSİDE DOWN CAKE... Deneyin, hem kolay hem de çok lezzetli...

                           

MALZEMELER:
2 su bardağı taze yaban mersini
1/2 su bardağı toz şeker
2 yemek kaşığı un
2 yemek kaşığı limon kabuğu rendesi
..........
1/2 su bardağı tereyağ, yumuşatılmış
1 su bardağı toz şeker
3 yumurta
1 çay kaşığı acıbadem esansı
1 yemek kaşığı limon rendesi
3/4 su bardağı süt
2 su bardağı un
1 paket kabartma tozu

YAPILIŞI:
Fırın 175 C derecede ısıtılır. 
24cm.lik yuvarlak kelepçeli kek kalıbı yağlanır ve unlanır.
Bir kapta yaban mersinleri, 1/2 su bardağı toz şeker, 2 yemek kaşığı un ve 2 yemek kaşığı limon rendesi ile karıştırılıp hazırlanmış kek kalıbına dökülür. Yaban mersinlerinin tamamen bu hazırlanan malzeme ile kaplanması gerekir.







 Diğer tarafta yumuşatılmış tereyağ ile toz şeker iyice çırpılır.







Yumurtalar birer birer ilave edilir, acıbadem esansı ile birlikte limon kabuğu rendesi de karışıma eklenir.






2 su bardağı un ile kabartma tozu da ilave edilip iyice çırpılır.
Son olarak süt eklenip, karıştırılır ve kalıpta bekleyen yaban mersinlerinin üzerine yayılır.



Önceden ısıtılmış fırında yaklaşık 60-70 dakika veya kekin ortasına batırılan kürdan temiz çıkına kadar pişirilir.
Servis tabağı kalıbın üzerine konulur ve ters çevrilir, yavaşça kelepçe açılır. Ilık olarak vanilyalı dondurma ile servis edilir.

AFİYET OLSUN

.

29 Ekim 2012 Pazartesi

CUMHURİYET BAYRAMI



              CUMHURİYETİMİZİN 89.YILI KUTLU OLSUN! 
              DAHA NİCELERİNE... BİRLİK, BERABERLİK VE AYDINLIKLA...

20 Ekim 2012 Cumartesi

PAZAR RENKLERİ 2-ALAÇATI


Bugün günlerden Cumartesi... Alaçatı'da pazar keyfi zamanı... Her pazara çıkışımda olduğu gibi bugün yine fotoğraf makinem yol boyunca bana eşlik etti... Sonuç : Minimum alışveriş, bolca fotoğraf...


Today is saturday... That means a joyful visit to the marketplace in Alaçatı... As usual I got my camera by my side... The result is minimum shopping, plenty shots... Enjoy!




























19 Ekim 2012 Cuma

KAPIDA ŞENLİK VAR

Herşey sevgili Selen'in dükkanım için kendi elleri ile tasarlayıp ürettiği sempatik kapı numarası ile başladı... 29... Bu küçücük çininin içine neler sığdırmamış ki... Kobalt mavisi emaye bir çaydanlık... Şirin mi şirin bir horoz... ve tabii ki sevgi dolu kocaman bir kalp... Teşekkürler Selencim.


Eh, kapı numaram geldi, bir de telefon olsaydı dedim... Önce telefon numarası, ardından 'Günaydın' Ve 'Hoşgeldiniz' derken minik ahşaplarım teker teker kapı kenarındaki taş duvarda yerlerini almaya başladılar... 





Birileri 'Dur' diyene kadar devam edecek gibi gözüküyor:)

İyi hafta sonları...




6 Ekim 2012 Cumartesi

YURDUM İNSANI

Seyyahlığın en sevdiğim yanı fotoğraf karelerine 'an'ları sığdırdığım zamanlar... Aşağıdaki fotoğraflar Mardin-Urfa-Gaziantep seyahatimden...
Sevgi ve ışıkla...


I love travelling... But my most precious moments are those when I capture that 'moment's in  snapshots... The below were taken from my recent travel to South-East Turkey...
With love and sunshine to all...










30 Eylül 2012 Pazar

YİNE YENİDEN URLA'DA

Uzunca bir ara oldu... Özel bir nedeni yok... İş, güç, yaz telaşı iyi güzeldi de bir de hergün yüreğimizi dağlayan haberler olmasaydı... Tadı tuzu yoktu bu yazın... Yazamadım kısacası...
Bugün, yani Eylül'ün son günü, tası tarağı toplayıp sabahın erken saatlerinde Urla'ya doğru yola çıktım... Daha önceki yazımı okuyanlar hatırlayacaklar, her ayın son pazar günü İzmir'in Urla ilçesinde bir antika ve sanat pazarı kuruluyor... Kara, kışa, yaza ve güneşe aldırmadan bu güzel etkinliğin bir parçası olmak beni fazlasıyla mutlu ediyor... Yeni tanışıklıklar ve eski dostlar arasında geçen güzel saatler,  renkli paylaşımlar...
Bugün objektifime takılanlardan birşeyler paylaşmak istedim...
Sevgi ile her daim...